BEHZAT Ç. İstanbul’da : Ankaralıların İstanbul’daki gülmekten kıran replikleri…
BEHZAT Ç. VE EKİBİ BÜFEDE :
garson : hoş geldiniz.
harun : iki hamburger.
akbaba : hamburger.
hayalet : bana da hamburger ver , ketçap koyma içine tamam mı.
garson : peki.
harun : sen abi.
behzat ç. : sen bana iki tost ver.
garson : dilli kaşarlı mı abi.
behzat ç. : yok ya. dili mili karıştırma sade tost ver.
garson : içecek bir şey alır mısınız. taze sıkılmış portakal suyu.
harun : sen bize kola ver kola. taze sıkılmış portakal suyu ne alaka ya hamburgerle.
hayalet : kola 3 olsun.
behzat ç. : sen bana çay ver.
……
behzat ç. : kardeşim ayranın ne alakası var ya. ben çay istedim çay.
hayalet : yanlış gelmiş bunu götür , çay getir çay.
harun : bu ne lan.
garson : ıslak hamburger.
harun: niye ıslattın.
garson : burada böyle abi.
harun : ‘burada böyle’ demek mantıklı bir cevap değil , ruh hastası mısın sen kardeşim.
hayalet : kardeş sen bunları al al. al sen bunları. bize normal dürüm getir tamam mı.
garson : kaşarlı mı olsun abi.
harun : kardeş normal dürüm. dürümün içinde kaşarın ne işi var.. bildiğin dürüm işte.
hayalet : hişt lan ıslatmadan bak.
behzat ç. : çayı unutma lan.
……
harun : kardeş. bu dürümü niye tosta bastınız.
garson : abi çok sevilen bir çeşidimiz bu.
behzat ç. : ben diyorum oğlum size tosttan şaşmayacaksınız.
hayalet : böyle dürüm mü olur ya.
BEHZAT Ç. VE EKİBİNDEN İSTANBUL’DA ADRES BULMA ÜZERİNE BEYİN FIRTINALARI – 1
harun : aha dj şaheser. ortaköydeymiş.
hayalet : ortaköy nere lan oğlum.
akbaba : çengelköyün yanı oğlum , ben askerliği burada yaptım.
hayalet : çengelköy anadolu yakasında olmasın.
akbaba : yok ulan o bebek. karıştırıyorsun sen.
hayalet : ee hadi gidelim.
akbaba : de hadi yürüyün.
harun : eminsin değil mi lan.
akbaba : lan ne demek emin misin lan.
BEHZAT Ç. VE EKİBİNDEN İSTANBUL’DA ADRES BULMA ÜZERİNE BEYİN FIRTINALARI – 2
harun : abi. abi bir bebeğe gidelim ya. bu kadar istanbul’a gelmişiz. ha abi.
behzat ç. : sen git ya. ben yatıp uyuyacağım.
harun : hişt hayalet sen gel la.
hayalet : yok hacı ya.
harun : hişt sen gel la hadi gidelim.
akbaba : ben de gelmem oğlum sen bebeğin nerede olduğunu biliyor musun.
harun : he biliyorum. bebek , çengelköyden çık işte pangaltının aşağısı.
akbaba : ne çengelköyü oğlum. çok uzak , etilerden sonra. sen leventten git kestirme olur belki.
harun : leventten girersem. çok mu uzak lan.
akbaba : lan oğlum etiler anasının nikahında zaten. pendikten de ilerde ya.
harun : pendikten. pendik. pendikse ben gitmem ya boş ver.
BEHZAT Ç. , 20. Bölüm , Star Tv.